Habere Habere
REKLAM

07 Ağustos 2014

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, "Seçim kampanyası esnasında AK Parti'li kardeşlerimizin bize teveccühlerini görüyoruz. Çünkü biz aynı camianın insanlarıyız" dedi. Bunun üzerine İhsanoğlu'na anket rakamları soruldu.

İhsanoğlu, Samsun Büyük Otel'de düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

SON ANKET RAKAMLARI SORULDU
Araştırma şirketlerinin açıkladığı oy oranları ile tabana ulaşıp ulaşamadığı ile ilgili soru üzerine İhsanoğlu, seçim yasaklarını hatırlatarak anketlerle ilgili konuşmayacağını söyledi.

BAZILARI YASAKLARA RAĞMEN KONUŞUYOR
"Bazıları yasak bildiği halde konuşuyorlar, çünkü bazı insanlar kendilerini kanunun üstünde kabul ediyorlar" diyen İhsanoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Yani onların her yaptıkları şey kanundur. Biz vatandaş olarak, cumhurbaşkanı adayı olarak ve inşallah cumhurbaşkanı olarak her şeyden önce kanunlara saygılı olacağız. Bizim kampanyamızın bir tarafı da biraz saygı telkin etmektir. Burada rakamlar üzerinde konuşmayacağım. Bu seçim, çok farklı bir seçim, marttaki seçimden farklı, gelecek seneki seçimden farklı. Bu milletvekilliği seçimi değil, bu belediye reisi, encümen üyeliği seçimi değil. Burada bir tek sandalye var ve bu sandalyeye 3 aday yarışıyor. Bu üç adaydan birisini millet seçecek, seçimi de parti esası üzerinden yapmayacak."

BİZ AYNI CAMİANIN İNSANLARIYIZ
Aday olarak gösterildiğinde geniş istişareler yaptığını, görüştükleri arasında AK Parti'lilerin de olduğunu söyleyen İhsanoğlu, şunları belirtti:

"Ben bu görevle karşı karşıya geldiğim zaman çok geniş istişare yaptık. İstişare ettiklerim arasında AK Parti'li kardeşlerimiz de vardı. Onlar bana bu konuda tavsiyelerde bulundu. Seçim kampanyası esnasında AK Parti'li kardeşlerimizin bize teveccühlerini görüyoruz. Çünkü biz aynı camianın insanlarıyız. Şimdi millet partili istemiyor, bu başbakanlık için partili olacak. Çünkü gidecek başbakan, 'ben başbakan olunca şunları şunları yapacağım', millet de onu seçer o başbakan olur, başkasını seçer, o başbakan olur ama burada böyle değil. Burada cumhurbaşkanı köprü, hastane, okul açmayacak. Onu hükümet açar, onu yeni başbakan yapacak, kimse başbakan o yapacak. Cumhurbaşkanı yol yapmaz, yol gösterir. Bizim sistem budur, bizim parlamenter sistem kuvvetler ayrılığı, icra, yargı, denetim, yasama bunlar ayrı ayrı kuvvetler. Her gücün tek adamda olduğu sisteme diktatörya derler. Bunu belki bazılarımız isteyebilir. Herkes hür, düşündüğü gibi söylemeli, yazmalı ama ben şuna inanıyorum, bunu bir aydın kişi, mürekkep yalamış kişi Türkiye'nin diktatöryaya gitmesini nasıl kabul eder, siz kabul eder misiniz. Efendim? Kabul etmiyorsunuz, çok teşekkür ederim, sağ olun."
REKLAM
Facebook'ta Paylaş Twitter'da Paylaş Google+'da Paylaş